Kronik hastalıklar ve egzersiz |
|||||||||
Egzersizin vücutta neden olduğu metabolik, hormonal, vasküler ve yapısal gelişmeler, birçok kronik hastalıktan korunmada ve bunların tedavisinde yarar sağlamaktadır. |
|||||||||
Obezite | |||||||||
Diyabet (Şeker hastalığı) | |||||||||
Osteoporoz | |||||||||
Hipertansiyon | |||||||||
Koroner kalp hastalığı | |||||||||
Obezite | |||||||||
Enerji dengesindeki bozulmanın dışında genetik, çevresel ve davranışsal komponentleri olan kronik bir hastalık olarak kabul edilen obezite, birçok hastalıkta rol oynayan önemli bir risk faktörüdür. Düzenli, uygun egzersiz ve diyet kombinasyonuyla yağ hücrelerinin çapının küçüldüğü, salgılanan adrenalin hormonu ile yağ erimesinin arttığı ve sonuç olarak vücut yağ oranının azaldığı gösterilmiştir. |
|||||||||
Sağlıklı beslenme danışmanlığı ve eğitimi |
|||||||||
Program hedeflerinin belirlenmesi |
|||||||||
Diyabet (Şeker hastalığı) |
|||||||||
Egzersiz, dokuların insülin hormonuna olan duyarlılığını uyararak glikoz kullanımını arttırmakta ve insülin ihtiyacını azaltmaktadır. Erişkin tip diyabetten (Tip II) korunmada olduğu gibi, diyet ve ilaç tedavisi ile birlikte veya tek başına düzenli egzersiz, tedavide ve uzun dönemde diyabete bağlı komplikasyon gelişme riskinin azaltılmasında yarar sağlamaktadır. İnsüline bağımlı diyabette (Tip I) düzenli egzersiz, uzun dönemde insülin ihtiyacını azaltmakta ve glikoza karşı toleransı arttırabilmektedir. |
|||||||||
Osteoporoz |
|||||||||
Osteoporoz (kemik erimesi) en sık rastlanan iskelet sistemi hastalığıdır. Kemik kitlesi, yoğunluğu ve kalitesinde azalmaya bağlı kırılganlık artışı ile kronik ve ilerleyici bir şekilde seyreder. Düzenli egzersiz koruyucu ve ilerlemeyi yavaşlatıcı etkilere neden olmakla birlikte, yerleşmiş osteoporozda da tedaviye yardımcıdır. Egzersizler aynı zamanda kas gücünü, eklem esnekliğini ve sağlamlığını, denge ve koordinasyonu da geliştirerek düşme riskini ve dolayısıyla kırık riskini azaltır. |
|||||||||
Hipertansiyon |
|||||||||
Yüksek tansiyon kalbin önünde bir direnç oluşturarak zamanla kalp kaslarının yorulmasına ve damarlarda sertleşmeye neden olmaktadır. Durağan bir yaşam tarzı sürdüren bireyler düzenli egzersiz yapanlara göre %35 daha fazla hipertansiyon riskine sahiptirler. Hipertansiyon gelişme riski yüksek olan kişilerde egzersiz uygulandığında hipertansiyon gelişme riski % 54 daha düşük bulunmuştur. |
|||||||||
Koroner kalp hastalığı |
|||||||||
Koroner kalp hastalığı için risk faktörleri arasında yaş, cinsiyet ve kalıtım gibi değiştirilemeyen faktörler yer alsa da sigara, stres, yüksek tansiyon, zararlı kan yağlarında yükseklik, HDL kolesterolde (iyi kolesterol) düşüklük, obezite ve hareketsiz yaşam gibi değiştirilebilir risk faktörleri de vardır. Bilimsel araştırmalar yaşam biçiminin değiştirilmesiyle birlikte, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve yüksek bir efor kapasitesi edinilmesiyle koroner kalp hastalığı riskinin azaltılabileceğini ortaya koymaktadır. |
|||||||||
Astım |
|||||||||
Egzersiz kapasitesini sınırlayan kronik bir hastalık olmakla birlikte, rehabilitasyon programlarında egzersiz anahtar rol oynamaktadır. Yeterli bir yaklaşım sağlanmadığında, fiziksel aktivitenin sınırlanmasına ve gereksiz şekilde spordan uzak kalınmasına neden olur. Önleyici yaklaşım tedavinin temel hedefidir. Egzersiz çalışmalarındaki iki temel strateji; dayanıklılık antrenmanları ile aerobik kapasiteyi arttırarak kardiyovasküler performansın düzeltilmesi ve kas kuvveti- dayanıklılığının arttırılmasıyla daha fazla günlük aktivite ve yüksek iş performansının sağlanmasıdır. |
|||||||||
Depresyon ve anksiyete |
|||||||||
Düzenli fiziksel egzersizlerin mental sağlığın korunmasında ve düzelmesinde olumlu etkilere sahip olduğu bilinmektedir. Depresyondaki bireyler daha az aktif olma eğiliminde olsalar da, egzersizlerle elde edilen fizyolojik kazanımlar, kişinin hastalığı ile mücadelede motivasyonunun artmasına neden olmaktadır. Düzenli egzersizin klinik depresyon riskini ve orta düzeyde depresyonlu bireylerde major depresyona ilerleme eğilimini azalttığı gösterilmiştir. Egzersiz, depresyon ve anksiyete belirtilerinin azaltılmasında önemli rol oynamakta ve hafif-orta derece depresyonda psikoterapi kadar etkili olabilmektedir. |
|||||||||
Kronik stres |
|||||||||
Modern hayatın bir parçası haline gelen kronik stres, vücut direncinin düşmesine, mide rahatsızlıklarına ve uyku problemlerine neden olabilmektedir. Vücudun strese karşı adrenalin hormonu salınışını artırarak yanıt vermesi, kalp ve solunum hızının artmasına, tansiyonun yükselmesine neden olur. Yağ asitleri ve kolesterol kana daha çok salınır ve kan kalınlaşmaya başlar. Stresle mücadele ve olumsuz etkilerin önlenmesinde, düzenli egzersizlerin etkin olduğu pek çok araştırmada gösterilmiştir. |
|||||||||
Kronik yorgunluk sendromu |
|||||||||
Nedeni bilinmeyen, günlük aktiviteyi sınırlayan, 6 aydan fazla süren ve dinlenmekle geçmeyen bir klinik durumdur. Bireye özgü, esnek, yavaş olarak arttırılan ve mofidiye edilebilen egzersiz programlarıyla tedavide yarar sağlanabilmektedir. |
|||||||||